Geçtiğimiz günlerde Zafer Partisi İstanbul vilayet başkanlığına atanan Hakan Akşit ile genel lider yardımcısı Sevdagül Tunçer’in bir fotoğrafı toplumsal medya platformu X’in gündemine oturdu.
Sevdagül Tunçer’e siyasetle alakalı olmayan özel hayatıyla ilgili yakışıksız ithamlarda bulunulmaya başlandı. Bunun üzerine Tunçer, fotoğrafın paylaşıldığı gönderiyi alıntıladı.
Sosyal medyada 3 gündür süren tartışmaların akabinde Tunçer açıklama yaptı, şu tabirleri kullandı:
“Hürriyet ve bağımsızlık benim karakterimdir” diyen Mustafa Kemal’in ruhunu ve vatan sevgisini genlerinizde hissediyor, hiç kimsenin adamı olmadan, hiç kimseden korkmadan, sadece ülke menfaatiniz için çaba ediyorsanız ve bilhassa genç bir bayansanız siyasette ne kadar düşman edinebileceğinizi, ne kadar aşağılık kelam ve aksiyonlara maruz kalabileceğinizi Zafer Partisi’nin kuruluşundan bu yana süregelen 3 yılda çok yakından deneyim ettim.
Ancak ülke menfaati için hiçbir mana tabir etmeyen bu boş aksiyonlar karşısında şimdiye kadar sadece sustum. Yapacak çok işimiz, çözülecek çok sıkıntımız vardı.
Ben de elimden geldiğince onlara koştum… Bugün, Erzincan seyahatimizde tanışıp numarasını aldığım ve elimden geldiğince burs yolladığım tarih kısmı öğrencisi kızın, “abla senin hakkında makûs şeyler yazıyorlar, ekmeğini yedim ben senin, çok üzülüyorum” diye ileti atması bundandır. Ve onun verdiği güç, tüm bu akınların karşısında dik durmam için kâfi bana.
Şimdi konuşmam gerekirse şayet, asıl ahlaksızlık, bir insan istemediği halde ve adice saiklerle onun özel rastgele bir şeyini topluma açanlardadır. Ve ister içerde ister dışarda olsun bu safi makûs insanların sıkıntıları toplum menfaatinden çok oburdur dostlarım.
“MERAK EDENLER İÇİN KIYMETLİYSE İKİ BEKAR İNSAN”
İki yetişkin yakın arkadaşın (ve şayet merak edenler için kıymetliyse şayet bekar insanın) sayfiye yerinde çekilmiş bir fotoğrafı, epey çocuk istismarından, tacizden tecavüzden daha çok konuşuluyorsa, orada bir zahmet var demektir.
Türkiye, kişi başına düşen ulusal gelirde birinci 10’a girdiğinde, üniversiteleri dünyanın birinci 500 üniversitesi sıralamalarında birinci sıralara yerleştiğinde, bağımsız ve erişilebilir yargıya kavuştuğunda, bayan şiddetinin, çocuk istismarının, emek sömürüsünün olmadığı, barış ve itimat içinde özgürlükçü bir toplumsal ömrü tesis ettiğinde, tahminen kasvetten insanların özel hayatlarını konuşabilirler.
Şimdi herkes işine baksın…
Atatürk’ün izinde Ümit Özdağ’ın yanında, vatanımızı ve ailemizi savunmaya devam edeceğiz.